04 Ekim 2015

RADYASYON NEDİR?



        Çokça duyduğumuz, çokça korktuğumuz, çokça maruz kaldığımız ve maalesef çokça bilmediğimiz, “radyasyon”. Radyasyon nedir? Etkileri ve çeşitleri nelerdir? 

      Doğada bulunan bazı atom çekirdekleri kararlı iken bazıları kararsızdır. Kararlılık nötron ve proton sayıları arasındaki denge ile belirlenir. Atomlar her zaman kararlı olmak istedikleri için, kararsız çekirdekler taşıdıkları fazla enerjiyi parçacık oluşturarak ya da ışıma yaparak atıp, kararlı hale gelmeye çalışırlar. Bu olaya “radyoaktivite” yayınlanan fazla enerjiye 
ise “radyasyon” denir. Bi 209 dan daha büyük atom numarasına sahip çekirdeklerin hepsi “radyoaktif” özellik gösterir.

       Radyasyonun bilinen tiplerinden pek çoğu radyoaktif maddelerden yayınlanır, ancak radyasyonun bazı tipleri farklı şekillerde üretilir. En önemli örnek ise, metal bir hedefin bir elektron demeti ile ışınlanmasıyla üretilen X-ışınlarıdır. Metalde ki elektronlar, elektron demetinde ki enerjiyi soğurur -metal atomları "uyarılmış" hale gelir- ve daha sonra enerji X-ışını şeklinde açığa çıkar. Dolayısıyla, radyasyon metal atomlarından ortaya çıkar ancak radyoaktiviteden farklı olarak çekirdekten kaynaklanmaz.


      
       İki çeşit radyasyon vardır; iyonlaştırıcı ve iyonlaştırıcı olmayan. İyonlaştırıcı radyasyon, atomdan bir elektron kopartmak için gerekli enerjiye sahip radyasyondur. Alfa parçacıkları, beta parçacıkları ve nötronlar parçacık tipi iyonlaştırıcı radyasyon, X-ışınları ve gama ışınları ise dalga tipi iyonlaştırıcı radyasyondur. Radyo dalgaları, mikrodalgalar, kızılötesi dalgalar, görülebilir ışık ise iyonlaştırıcı olmayan radyasyondur.

                       


        Radyasyonun madde içine girme derinliği, radyasyonun enerjisine göre değişir. Şekilde de görüldüğü gibi alfa parçacıkları insan cildinin en dışındaki ölü tabakada soğurulur yani soluma veya sindirim yoluyla vücuda alınmadığı sürece zararlı değildir. Oysa gama ışınlarını durdurabilmek için kalın kurşun levhalara ihtiyacınız vardır. Beta parçacığı doku içine yaklaşık olarak bir santimetre nüfuz eder, dolayısıyla beta yayınlayan radyonüklitler yüzeysel dokulara zarar verebilir; vücuda alınmadıkları takdirde iç organlara zararları yoktur. Gama ışınları vücudun içinden geçebileceği için gama yayınlayan radyonüklitler vücudun içinde ya da dışında olsa da zarar verebilirler. X-ışınları ve nötronlar da vücut içinden geçebilir. Vücut içinden geçebilir ifadesi telaffuzu kadar sıradan değil çünkü etkileri kan dondurucu. Doza ve maruz kalma süresine bağlı olduğunun altını çizerek bu etkileri kafanızda canlandırabilmeniz için; radyoaktif bir maddenin cepte taşınması ile oluşan etkiyi aşağıdaki resimde görebilirsiniz.




       Radyasyon durdurulamaması durumunda maddede ve dokuda nasıl etkiler yapar?

       Radyasyon madde içinden geçerken söz konusu maddeye enerji aktarır bu enerji bazı durumlarda elektronun yörüngesinden ayrılması için yeterlidir. Bu duruma iyonlaşma bunu yapan radyasyona ise iyonlaştırıcı radyasyon denir. Radyasyonun hücreye zarar verme yolları tam olarak anlaşılamamıştır ancak çoğu DNA ‘da değişikliklere sebep olur. Bunu DNA molekülünü doğrudan iyonlaştırarak yapar. Bu kimyasal değişiklik kanser veya kalıtsal genetik kusurların gelişmesine yol açan zararlı biyolojik etkilere neden olabilir.

       Sonuç itibari ile radyasyon, dozuna, maruz kalınma mesafesi ve süresine göre tiroid kanseri, lösemi (kan kanseri), akciğer ve kemik kanserleri gibi pek çok kanser türüne ve çocukluk çağı kanserlerine, bunların yanında erkek ve kadında kısırlığa sebep olurken, hamile kadınlar için de önemli bir tehlike oluşturur. İlk aylarda yapılan düşüklerin, sakat doğumların ve doğuştan gelen hastalıkların en önemli sebeplerinden birisi radyasyondur. Bununla birlikte yukarıda okuduğunuz gibi bazı radyasyon çeşitlerini insan derisi soğurulabiliyor. Önceki yazımda (İstenmeyen Radyoaktif Konuk: Radon) da belirttiğim gibi normal bir insan yıllık ortalama 2.8 mSv’lik bir doza maruz kalıyor ve bu çok küçük bir değer (etki yapmayacak kadar) diyerek içinize su serpmek istiyorum :) yine önceki yazımda radyasyon kaynaklarına tablo şeklinde ulaşabilirsiniz.

       Son olarak altını çizmek isteğim ise sigara içenlerin maruz kaldığı doz! Sizlerin içine su serpemeyeceğim maalesef. Günde 1.5 paket sigara içerek alınan radyasyon günde 2-3 göğüs röntgeninde alınan radyasyona denk. Ya da bir radyasyon işçisinin yıllık maruz kaldığı doz 20 mSv iken günde 2 paket sigara içen bireyin maruz kaldığı doz yıllık 80 mSv dir. Sigara öldürür!

       Bir sonraki yazımda gıda ışınlamasından bahsedeceğim. Işınlanmış gıdalarda radyasyon var mıdır dersiniz?

      Sağlıklı günler .. :)
                                                                 Zehra TOPAL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder